
Hoca Ali Bey, çok merhametli bir insandır. İnsan, daha doğrusu canlı sevgisi ile doludur. İttihat terakki kurulduğunda Hoca Ali Rıza'ya da teklif götürürler kendi aralarına katılması için. Hoca Ali Bey de; "bizde ölmek var, öldürmek yok" der. Tabii ki cemiyet almaz böyle bir adamı içlerine.
Çamlıca tepesine çıkıp orada resim yaparmış. Bir gün yine talebesi ile tepeye tırmanırken, yolda bir at arabasına rastlarlar. Arabanın yükü ağırdır, hayvancağız zorlanarak çıkmaktadır yokuşu. Hoca Ali Bey, talebesine "hadi bir el atalım" der. Resim malzemelerini arabaya atıp oradan birer çuvalı sırtlanırlar, tepeye kadar götürürler.


Bir seferinde talebesi Süheyl Ünver'in evine misafirliğe gider yatıya. Gece böceklerden dolayı rahat uyuyamaz. Ertesi gün bir tas su ve bir de taş ister. Gece olunca gelen böcekleri, suya koyduğu taşın üzerine koyar. Ertesi sabah da ada gibi, taşın üzerindeki böcekleri bahçenin bir köşesine döker.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder