Laboratuar Hatiralari - 3
Iki
haftadir filan RNA cikarmaya calisiyorum hucreden. RNA dedigimiz sey,
hucrenin cekirdeginde bulunan genlerden (DNA) bilgiyi uzerine kopyalayip
o bilgiden protein urettiren molekul. Bu proteinler de hucrenin
islerini goruyor. Kac sefer denediysem olmadi, bir sonuc alamadim. Once
hucreleri ekip buyutuyorum, sonra onlari belli asamalardan gecirip 40
mikrolitre filan RNA elde etmeye calisiyorum. ( 1000 mikolitre=1
mililitre). Sonra elde ettigim o RNA yi, jele yerlestirip elektrik akimi
altinda ilerletiyorum. Ultraviyole isigi altinda resmini cekip RNA var
mi yok mu, varsa kalitesi nasil diye kontrol ediyorum. Biraz teknik
isler...
Neyse, kac sefer denediysem istedigim goruntuyu elde
edemedim. Bugun, benim jeli koydugum kapta belki RNAyi eriten baska
maddeler olabilecegini farkettik. O kabi bir guzel yikayip bir de ozel
malzeme ile temizledikten sonra tekrar benim RNA orneklerini koydum.
Islemden gecirdikten sonra fotografini cektim. Olmasi gerektigi gibi,
iki tane cok belli cizgi gorundu filmde. Hemen ciktisini aldim. Hocanin
yanina vardim. "Bak bakalim haci, sizin ulkede buna RNA diyorlar degil
mi?" demedim tabii :) "Is that RNA?" dedim, iki haftadir ugrastigimi
bilen hoca gulerek bakti, "Yes, congratulations!" dedi. "Ne demek haci,
estagfurullah." da diyemedim tabii:) "Thanks" deyip gectim masama...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder